Özellikle son 3-4 yılda, estetik evreninde bolca duyduğunuz kelimelerden birisi de ‘mezoterapi’. Herkes tutturmuş bir mezoterapi gidiyor. ‘ben yaptırdım, sana da mezoterapi lazım’ şeklinde dost meclislerinde arkadaşlar birbirine öneriyor, doktorlara gidilip ‘mezoterapi yaptırmak istiyorum’ deniliyor. Mezoterapinin ne olduğunu ve ne olmadığını merak edip de bu yazıya kadar ulaşan sizler için anlatmaya başlıyorum sevgili okurlar.
Mezoterapi ismiyle bilinen tedavi şekli, bir ilacın veya deri altına enjekte edilebilir sertifikasına sahip olan bir ürünün (ilaç değil) iğnesinin uzunluğu 4 ile 13 mm arasında,kalınlığı da 30-34 gauge arasında (yani mimi minnacık) olan bir enjektör içinde derinin en yüzeyel tabakası olan epidermise ya da bir altında yer alan dermise ya da onların da altındaki yağ dokusunun içine çeşitli amaçlarla verilmesi işlemidir. Mezoterapi ağrı tedavisinde, kozmetik tedavilerde ( cilt gençleştirme, nemlendirme, leke azaltma, cilt sıkılaştırma), bölgesel yağ eritmede (lipoliz) gibi amaçlarla yapılabilir.
Mezoterapinin tarihi eski Çin ve Hint tıbbına kadar dayanır. Karl Baunscheidt 1847 de ilk intradermal enjeksiyonu (2mm derinliğe) uygulamıştır. 1853’te Alexander Wood ilk hipodermik iğneyi keşfederek bir ilacın ilk olarak cilt altına verilmesini gerçekleştirmiştir. Bu enjeksiyon da morfindir. O yıllardan 1958’e kadar hipodermik iğnelerin hastanelerde ve hastalar üzerinde kullanımı yaygınlaşırken, 1958’de Michel Pistor tarafından ‘ilaçların derialtına aşılanmasına’ ‘mezoterapi’ ismi verildi. 2004’te Sergio Maggiori ‘lokal intradermal terapi (LIT)’ terimini önermiştir.
Mezoterapi, çeşitli lokal klinik durumların tedavisinde tüm dünyada yaygın olarak kullanılan mikroinvaziv yani küçük bir girişimsel tekniktir. Cilt mezoterapilerinde kullanılacak ilaçlar veya enjekte edilebilen maddeler, uygulayıcı klinisyen tarafından ulaşılmak istenen hedef doğrultusunda belirlenir ve tedavi seanslar şeklinde planlanır. Cildinizde mezoterapi yöntemiyle iyileşme sağlanabilecek durumları öğrenmek ve daha detaylı bilgi için lütfen hekiminize başvurunuz.
“Bu yazı içeriği bilgilendirme amaçlıdır. Konuyla ilgili daha detaylı ve doğru bilgiye ulaşmak için lütfen doktorunuza başvurunuz.”
Sevgiler;
Dr. Deniz Heppekcan