Son zamanların en çok konuşulan cilt bakımı keşiflerinden biri eksozomlar. Bu küçük iletişim moleküllerinin yara iyileşmesini hızlandırmaktan, iltihabı azaltmaya, saç uzatmaya, cilt gençleştirmeye kadar her şeyi yaptığı deneyler ve klinik araştırmalarla destekleniyor. Doğal olarak vücudumuzdaki her hücremiz tarafından üretilen bu kesecikler, 1960’larda bitkilerde keşfedilmiş. Ancak kök hücreler güncel hale geldiğinden beri, onların daha az tartışmalı çocukları olan eksozomlar ilgi odağı haline geldi.
Eksozomlar, çapı 30-120 nanometre olan hücre kaynaklı keseciklerdir. Hücresel proteinler ve büyüme faktörleri içerir; Bu moleküllerin, hedef hücreler tarafından alınması biyolojik etkilere neden olur. Eksozomlar, tedavi edici potansiyele sahiptir ve organ hasarı gibi çeşitli hastalıklara karşı biyolojik olarak uyumlu ve etkili ajanlar olarak umut vaat etmektedir.
Eksozomlar, içlerinde bulunan biyoaktif molekülleri ileterek birçok biyolojik olayı tetikler. Eksozomların kanser, kardiyovasküler hastalıklar, diyabet, böbrek yetmezliği ve Alzheimer hastalığı gibi çeşitli patolojik durumlarda hücreler arası taşınmada önemli rol oynadığı rapor edilmiştir. Bu kritik hastalıklarla ilgili faz 2/3 çalışmaları devam etmekte, yayınlanan sonuçlar eksozomların günümüz geleneksel ecza stratejilerine göre çok daha etkili ve güvenli bir alternatif olacağını ortaya koymaktadır.
Antiinflamatuar (iltihap ve yangı azaltıcı) ve rejeneratif (yenileyici) etkilere sahip olduğu iyi bilinen mezenkimal kök hücreler (MKH), en sık kullanılan eksozom kaynağıdır. MKH’den türetilen eksozomların, MSC’lerin terapötik etkileriyle ilişkili olduğu rapor edilmiştir. Eksozomlar, hücre yenilenmesini hızlandırmak, kolajen üretimini arttırmak, yara iyileşmesini hızlandırmak ve düzenlemek gibi etkilere sahip oldukları için estetik tıp alanında hızla yer bulmuştur.
Rejeneratif estetik, cilt gençleştirme ve cilt sağlığının restorasyonu için gelişen Rejeneratif Tıp alanının bir alt grubudur. Eksozomlar veya hücre dışı veziküller, rejeneratif estetik havuzuna yeni ve ‘minimal girişimsel’ bir katkıyı temsil eder. Bu nano boyutlu kesecikler, hücreler arası iletişimde önemli rollere sahip biyoaktif ( büyüme faktörleri, proteinler gibi) kargo içerir. Eksozom teknolojisi henüz başlangıç aşamasında olmasına rağmen, cilt yaşlanmasının temel nedenlerini hedefleme ve genel doku homeostazisini iyileştirmedeki çok yönlü rolü nedeniyle artık rejeneratif estetik tıpta kullanılmaktadır.
Eksozomların bu kadar popüler hale gelmesinin nedenleri, kök hücre gibi hücre içermediklerinden daha güvenilir olmaları, antienflamatuar etkileri ile yaşlanma sürecinde rol oynayan temel mekanizmaları yavaşlatmaları ve durdurmalarıdır. Göbek kordonu kanından, tombositlerden, yağ dokusundan elde edilen formları olan bu sihirli moleküller, klinik pratikte cilt altı mezoterapi uygulamaları, dermapen, altın iğne veya lazer tedavilerinden sonra topikal uygulama olarak uygulanmaktadır. eksozomlar, ayrıca evde kişinin kendi kendine kullanımına uygun bitkisel kaynaklı dermokozmetik krem ve topikal maskeler şeklinde pazarda yerini çoktan bulmuştur. Kişinin ihtiyacına ve zeminde yatan cilt sorununa göre ayrı protokoller oluşturulabilir.
Eksozomlar, yaşlanmanın yaygın belirtilerini gidermek isteyen tüm cilt tonlarına ve tiplerine fayda sağlar. Deri sarkması, elastikiyet kaybı veya donuk cilde sahip olanlariçin mükemmel bir seçenektir. Vücudun doğal eksozom üretimi azalmaya başladığında, ki bu genellikle 30’lu yaşlardadır, mevcut cilt bakım rutininize eksozom eklemek muhtemelen daha fazla sonuç verecektir.
Eksozom keşfinin hala erken aşamalarında olduğumuz için, eksozom kaynaklarına dikkat etmek önemlidir. Üretim labroratuvarının GMP (Goof Manufacturing Practice) İyi Üretim uygulaması standartlarına sahip olması ve sağlık otoriteleri tarafından ruhsatlandırılmış ve devamlı denetlenen kuruluşlar olması son derece önemlidir.
“Bu yazı içeriği bilgilendirme amaçlıdır. Konuyla ilgili daha detaylı ve doğru bilgiye ulaşmak için lütfen doktorunuza başvurunuz.”
Sevgiler;
Dr. Deniz Heppekcan